1. sağlamak
Onun o projeyi ciddiye almasını sağlamak için buradayız.
Herkes cümlelerin doğru seslendirilmesini ve doğru bir biçimde yazılmasını sağlamak için yardımcı olabilir.
2. teklif
O, eski radyomuz için on dolar teklif etti.
Suzy Tom'un ona çıkma teklif edeceğini umuyor.