1. uzay
Bu bir uzay roketi.
Uzay gizemlerle doludur.
Turco parola "przestrzeń"(uzay) si verifica in set:
The Earth. Part 12. alan
Marie Curie, bilim alanında uzmandı.
Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.
Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu.
Bizim yapay adamız, henüz çok iyi ormanlık alan değil.
Ne ödünç alan, ne de ödünç veren ol.
Turco parola "przestrzeń"(alan) si verifica in set:
türkçe öğrenyorum